Özet
Tarihe bakıldığında Türklerin en Batıdaki yerleşim yerlerinin Balkan coğrafyası olduğu görülmektedir. Balkan coğrafyasında Türk yerleşimi Anadolu coğrafyasından da eskidir. Türkler bu bölgeye Hun akınları ile M.S. 380 yılında gelmişler ve ardından Bulgarlar, Peçenekler, Uzlar, Kıpçakların akınlarıyla bölgede Türk nüfusunu arttırmışlardır. Fakat bölgede Türk etkisinin en yoğun görüldüğü dönem kuşkusuz Osmanlı Devletinin Balkanlara yayıldığı dönemdir. Osmanlı Devleti iskân politikasıyla Anadolu’dan Türk boy ve aileleri Balkan bölgesine yerleştirmiş, Türk varlığını perçinlemiştir. Böylece Balkan coğrafyasında Türkçe önemli bir dil haline gelmiş, hatta yerel Balkan dillerine kelimeler vermek suretiyle yüzyıllar boyu varlığını devam ettirmiştir. Osmanlıların Balkan coğrafyasından çekilmeye başlaması bu coğrafyada bulunan Türkler için de zor günlerin başlangıcı olmuştur. Kurulan yeni Balkan devletlerinin baskıları ve zulümleriyle çok eziyet çekilmiş, çok fazla kayıplar verilmiş ve Türkler göçlere zorlanmıştır. Bu yaşananlardan sonra Balkanlarda yaşayanlar Türk kültüründen uzaklaşmaya başlamışlardır. Fakat yaşanan olumsuzluklara rağmen Türkçenin günümüzde bu topraklarda hâlâ iletişim dili olarak yaşaması Türk kimliğinin kaybolmadığının göstergesidir. Sosyal yapı ile kültürde görülen değişimler dile de yansır. Konuya bu açıdan bakıldığında Türkçe gerek dil özellikleri gerek söz varlığı açısından olumsuzluklardan etkilenmiş, ama yıkılmamıştır. Söz varlığı bu coğrafyadaki Türkçe için ayrı bir önem arz etmektedir. Bu konuda şimdiye kadar yapılmış çalışmalarla belirli bölgeler incelenmiş, bölgeler toplu olarak ele alınmamıştır. Bu eksikliği gidermek amacıyla bu çalışmada Güney batı Türklerinin vazgeçilmez coğrafyası olan Balkanlarda bulunan Trakya Bölgesi’nin bugün üç ülkenin sınırları içinde üleştirilmiş olan Batı Trakya, Kuzey Trakya ve Doğu Trakya Türk ağızlarında yer alan sözcük hazinesi derlenip bir araya getirilerek kitaplaştırılmıştır.


