ÖZ

2008 yılında dünyayı etkileyen küresel ekonomik krizin ardından ortaya çıkan ekonomik sorunlar ve bölgesel çatışmalar, ülkemiz ekonomisi açısından zorlu dönemlerin yaklaştığını hissettirmekteydi. 2016 yılında gerçekleşen darbe teşebbüsü ve ülke içinde yaşanan bazı olaylar, yüksek dış borçlar vb. nedenlerle dövizde meydana gelen ani yükselişler, enflasyonda çok hızlı bir artışa neden olmuştur. 2019 yılının sonlarına doğru ortaya çıkan Covid-19 salgını ile de küresel ve ulusal anlamda tedarik sorunları ortaya çıkmış, bozulan parasal istikrar nedeniyle de küresel anlamda enflasyon sorunu hissedilmeye başlamıştır. Bu süreçte, Türkiye’de yaşayan kişilerin yüksek enflasyon karşısında elde nakit tutmadan ziyade farklı enstrümanlara yatırım yaptığı gözlemlenmiştir. Bu çalışmada, son 5 yıl içerisinde fiyatlarında fahiş artışların gözlemlendiği konut ve otomobil satışlarının enflasyon ile nasıl bir etkileşim içerisinde olduğu ekonometrik yöntemlerle analiz edilmektedir. Elde edilen sonuçlar, konut satışlarından enflasyona doğru istatistiksel olarak nedensellik ilişkisinin olmadığını göstermektedir. Enflasyon oranından taşıt satış oranlarına doğru tek yönlü bir nedensellik ilişkisi tespit edilmiştir. Ayrıca, çalışmaya kontrol değişken olarak eklenen asgari ücretten konut satışlarına ve enflasyona doğru tek yönlü nedensellik ilişkisi bulunmuştur.